İlk ortaya çıktığı günlerde çok fazla kişi tarafından kullanılmayan kredi kartları, daha sonrasında yalnızca çalışanlar tarafından değil aynı zamanda ev hanımları ve öğrenciler tarafından da kullanılmaya başladı. Kredi kartı kullanımı her ne kadar beraberinde farklı avantajları da getiriyor olsa da yapılan dikkatsizliklerin sonrasında ülkemizde kredi kartı borcu olanların sayısındaki ciddi artış da gözden kaçacak gibi değil.
Birçok kişi ne yazık ki kredi kartını amacına uygun olmayan şekilde kullanıyorlar. Onlara göre bankalar sanki kredi kartlarını herhangi bir geri ödeme zorunluluğu olmadan onlara vermekte. Halbuki kredi kartları aslında bireysel ya da kurumsal olması fark etmez, insanlara verilen küçük çapta kredilerdir.
Kredi kartı limiti, kişiye verilen kredi tutarı olduğu için de belirtilen süre sona erdikten sonra mutlaka var olan borcun bankaya ödenmesi gerekmektedir. Lakin birçok kişi yalnızca asgari tutarı ödeyerek kredi kartını kullanmaya devam ederler. Gerçekte kredi kartı asgari tutarı yalnızca yasal sürecin oluşmasını engeller.
Bunun dışında kredi kartı asgari tutarın dışında kalan borca ciddi oranlarda faiz eklenmektedir. Yani yalnızca kredi kartı asgari borcunu ödemek; borcun bitmesini çok daha uzun sürelere çıkartacaktır.
Bu tarz durumlar ile karşılaşmamak isteyen insanların kredi kartı sahibi olurken limitlerini mümkün olan en düşük seviyelerde tutmaları gerekmektedir. Her ay yalnızca ödenebilecek olan miktarda harcama kredi kartında yapılmalı, kartın ekstresi geldiği zaman ise son ödeme tarihi geçirilmeden dönem borcunun tamamı ödenmelidir.